İzmir’deki son deprem gibi büyük ölçekli bir felaketin çocuklar üzerindeki duygusal etkileri çok büyük olabilir. Bu doğal afet bizim evimizde olmasa da çocuklarımız haberlerde evsiz, yaralı ve enkaz altındaki çocukların ve yetişkinlerin görüntülerini görünce kendilerini özellikle çaresiz hissediyorlar. Bununla birlikte çocuklar ebeveynlerinden veya aile bağları olan İzmir’deki arkadaşlarından endişe ve üzüntüyü emerler. Ebeveynlerin yaşadığı zorluklardan biri, çocukları üzerindeki etkiyle başa çıkmaları istendiğinde kendi tepkileriyle başa çıkmak için yeterli zamana sahip olmamalarıdır. Duygusal tepkiler, doğası ve şiddeti açısından çocuktan çocuğa değişir. Bir felakete verdikleri tepkiler, yaş, önceki deneyimler, mizaç ve kişilik ve felaketin kendi yaşamlarına yakınlığı ile belirlenir.

  Depremler, çocukların uyumunda önemli bir rol oynar. Normal koşullar altında bile, ebeveynlerin yaşam stresi ve duygusal sorunları, ebeveynliklerine taşabilir. Doğal afetlerin ardından yetişkin depremzedelerden bazıları yıllar sonra bile düzelmeyen çok çeşitli psikiyatrik semptomlar ve bozukluklar sergilemektedir. Bu ebeveynlerin çocukları daha fazla sıkıntı yaşarlar, çünkü büyük olasılıkla çocuklar afete nasıl tepki vereceklerine dair ipuçları için ebeveynlerini gözlemlerler. Çocuklar genellikle ebeveynlerinden ayrı kalma korkusu ve ebeveynlerinin güvenliğinden endişe duymaktadır.

  Depremin olumsuz etkileriyle birlikte yaşam normale dönmeye başlarken yetişkinlerin de çocukların da az ya da çok bu durumdan etkilenmeleri çok normaldir. Korku, kaygı ve çaresizlik duygularını yaşamanız da çok doğaldır. Depremin üstünden zaman geçmesine rağmen bazen yakınmalar olabilir. Aşırı korku, çaresizlik, dehşete kapılma, ağlayamama görülebilir. Sürekli deprem oluyor hissi oluşabilir. Rüyalarda ya da gündelik hayatta tekrar hatırlanabilir. Uykusuzluk, sinirlilik, çabuk öfkelenme, nefes almada zorluk ya da titremeler yaşanabilir. Çocuklarda deprem sonrasında konuşmama ya da duygusal tepkilerinde azalma, donukluk ya da dalgınlık gözlenebilir. Bunun tam tersi ilgisiz davranma, oyun oynama ya da şarkı söyleme gibi davranışlar görülebilir. Çocuklar için her iki tür tepki de olası ve doğaldır.

  Çocuklarınıza yardımcı olabilmek için onlarla konuşun, sorularına basit ve doğru bilgiler verin. Olanlarla ilgili hikayelerini anlatmalarına ve çizmelerine izin verin. Çizim duyguların dışa vurumu ve ifade edilmesi için oldukça önemlidir. Çocuklarınızla kendi duygularınız hakkında konuşun. Kısa ve net olun, detaya girmeyin. Çocuklarınızın ne dediğini ve nasıl söylediklerini dinleyin. Sözlerinde ve eylemlerinde yatan duyguları kabul etmeye çalışın. Örneğin, “Görüyorum ki bu depremden zarar gören tüm insanları düşünmek seni üzüyor.” Bu hem sizin hem de çocuğunuzun duygularını netleştirmesine yardımcı olur. Çocuğunuza güvence verin: “Güvendeyiz. Birlikteyiz. Seninle zorda kaldığın her zaman ilgileneceğim.” Dürüst olun ve durumun ciddiyetini inkâr etmeyin. Bir çocuğa “Ağlama, her şey yoluna girecek” demek çocuğun nasıl hissettiğini yansıtmaz. Tekrarlanan sorulara yanıt verin. Bilgileri ve güvenceleri birçok kez tekrarlamanız gerekebilir. Çocuğunuzu kucaklayın. Dokunmak, özellikle sıkıntılı olduklarında çocuklar için önemlidir. Çocuğunuzla ve onu yatağına yatırırken fazladan zaman geçirin. Konuşun ve güvence verin. Gerekirse gece ışığını açık bırakın. Çocuğunuzu oyun oynarken gözlemleyin. Ne dediğini ve nasıl oynadığını dinleyin. Çocuklar; oyuncak bebekler, kamyonlar veya arkadaşlarıyla oynarken sıklıkla korku veya öfke duygularını ifade ederler. Çocuğunuzun sadece güvende olmasının onu nasıl hissettirdiğini değil, aynı zamanda neye benzediğini, hangi sesleri duyduğunu, hangi kokuları algıladığını hayal etmesini sağlayın. Gerginliği azaltmak için oyun, sanat ve yazma oyunları sağlayın. Durum için olumlu bir sonuç çıkarmasını, çizmesini veya yazmasını sağlayabilirsiniz.

  Bu depremle ilgili tüm duyguları çözmek çocuğunuzun ve sizin epey zaman alabilir. Bir çocuğun krizi yaşadıktan çok sonra ve hiç beklemediğiniz anda tekrardan gündeme getirmesi normaldir. Çocuğunuz durumdan çok fazla etkilendiyse ve davranışlarında olumsuzluk artış gösteriyorsa bir uzmandan mutlaka destek almalısınız. İzmir’e tekrardan geçmiş olsun dileklerimle, sağlıkla ve umutla kalın.

error: Kopyalamaya Karşı Korumalıdır. Yazıların tamamı Psk. Yiğit Daimselamet tarafından hazırlanmaktadır ve izinsiz kullanımı kesinlikle yasaktır.