İnsanlık tarihi boyunca her zaman var olan aile ve evlilik olgusu toplumsal değişimlerden etkilenmekle birlikte özellikle son yıllarda önemli ölçüde dönüşüm geçirmeye başlamıştır. Evlilik ve aile kurumunun zamanla bozulmasıyla birlikte sonuçlanan boşanma vakaları her yıl artarak devam etmektedir. Evlilik bağı çeşitli sebeplerden dolayı sona ermesiyle birlikte ev düzeni, sosyal çevre ve gelecekle ilgili planlar da olumsuz etkilenmektedir. Boşanma, kişinin hayatında yaşadığı travmatik bir olaydır. Bu nedenle bu süreci yaşayan insanların psikolojik ve sosyal açıdan desteğe ihtiyaçları vardır.
Türkiye’de geçen yıl (2019) evlenen çift sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 2,3 azalırken, boşanan çiftlerin sayısı yüzde 8 artış gösterdi. Boşanmaların yüzde 36’sı evliliğin ilk 5 yılında, yüzde 20,6’sı ise 6-10 yıllık dönemde gerçekleşti. Evlendikten sonra kötü bir evlilik geçiren ve boşanmaya karar veremeyen kişilerin bazı nedenleri vardır. Kendilerine acı veren bir kararsızlık döngüsü içinde ayrılmayı ya da devamında yapıp yapamayacaklarını sürekli sorgularlar. İlk önce daha iyi bir hayat hayal ederler, sonrasında kendisini daha çok endişelendiren şeyleri düşünürler, kişiler daha fazla bu durumun içinde sıkışıp kalır ve evliliğe devam kararı alırlar. Bu karar için birkaç neden olabilir.
Bu nedenlerin en önemlisi korkudur. Kişi hata yapmaktan (ya daha sonra pişman olursam), çocuklarına zarar vermekten (çocuklarımın hayatını mahvedeceğim), sonsuza dek yalnız kalacağından (artık beni kimse istemeyecek), ekonomik maliyetlerden (boşanmalar pahalıdır), eşine zarar vereceğinden (sonrasında iyi geçinemeyeceğiz), değişimden, boşanma ile beraber gelebilecek kayıplardan (ailem ve arkadaşlarım beni desteklemeyecek) ve suçlanmaktan korkar.
İnsanların evliliklerini sürdürme nedenlerinden diğeri suçluluktur. Korku ve suçluluk, insanların kötü evliliklerde kalmasının en yaygın nedenleridir. Kişiler evliliği yeterince denemediğini düşündükleri için kendilerini suçlu hissedebilirler. Evliliğe adım atarken verilen sözleri yerine getirmek için yürümeyen bir evliliği sürdürebilirler. Evlilik dışı ilişkiler yüzünden ve acı verici eylemlerden dolayı suçluluk olmaktadır.
Olumsuz sürdürülen evliliğin diğer nedeni ise boşanmayı göze alamamalarıdır. Boşanmanın maliyeti, meselelerin ne kadar karmaşık olduğuna ve ne kadar çatışmanın olduğuna bağlı olarak değişkenlik gösterir. Kişiler bir araya gelmekte zorlanıyorsa, iki evin desteklenmesi gerektiğinde daha zor olacaktır. Evlilik sırasında çalışmayan kişiler, ailenin desteğine katkıda bulunmak için işe geri dönmesi gerekebilir. Bu, tam zamanlı, evde kalan ebeveynler için özellikle zordur.
İnancın ve kültürün boşanmayı desteklemediği durumlarda evlilikler sürdürülmektedir. Din ve kültür farklılıklarına göre birtakım doğrular vardır. Bu da kişi için bir onur meselesi olabilir ve boşanmayı zorlaştırabilir.
Evlilikler umut ile de devam eder. Kişi gelecekte daha güzel günlerin olacağı umuduyla evliliğini sonlandırmaz. Eşinin ve kendisinin değişeceğini, daha iyi ebeveyn olacaklarını umut eder. Bazen sorunları görmezden gelir. Bazen de sorunlarla başa çıkabilmek için bekler. Umut için aile danışmanına gidip evliliklerini kurtarmak isterler. Bu karar en doğrusudur.
Kişilerin evliliğini devam ettirmesinde, eşine veya ailesine karşı bir yükümlülük duygusu hissetmesi önemli bir faktördür. Duygusal veya fiziksel bir durum karşısında boşanmaya cesaret edemez. ‘Depresyondayken terk edemem, sağlık sorunları olduğu için boşanamam’ düşünceleri ağır basar. Evlilik yemini eden kişiler bu kararlarından dönmek istemedikleri için boşanmazlar. Boşanma kararı verip eşini ya da ailesini hayal kırıklığına uğratmak istemezler. Bazı olumsuz düşünce kalıpları oluşmuş olabilir (boşanırsam ailem benimle asla konuşmayacak, herkes eşimi seviyor).
Kişilerin evlilikte sorunları olsa bile farklı şeylere yönelerek ya da düşünerek rahat hissedebilirler. Bu da evliliklerini sürdürmelerini sağlar. Boşanmayı düşünmek acı vericidir ve bazen işlerin nasıl olduğunu kabul etmek daha kolaydır (evet öfkeleniyor ama sonunda sakinleşiyor, sorun değil, arkadaşlarımın yanına gidince unuturum).
Mutsuz devam eden evliliklerde kalmayı tercih eden birçok insanın iyi nedenleri vardır. Bu düşünceli bir şekilde alınan bir karardır. Boşanma konusunda açık ve dürüst bir şekilde karar vermek mümkündür. Sürekli yaşanan olumsuzluklar ve devam eden sıkışmış bir hayatta her zaman bir seçeneğin olduğu unutulmamalıdır. Evliliğin devam etmesini isteyen kişiler ise ilişkiyi daha iyi hale getirmek için ellerinden geleni yapmaya çalışmalıdır. Evliliği sonlandırmayı düşünen kişiler, iyi düşünülmüş bir karar verdiklerinden emin olmalıdır. Sağlıklı bir boşanma kararı için mutlaka bir uzmandan destek alabilirler. Sağlıkla kalın.