İntihar, son günlerde çok fazla konuşulan ve insanların kesinlikle bu konuda bilgilenmesi gerektiği bir olgudur. İntihar geçmişten günümüze kadar gelen ve birçok alt nedeni olan, geçmişte de şimdi de toplumsal düzeni tehdit eden bir insan davranışıdır. Ülkemizdeki sebepleri incelendiğinde kültürel, ekonomik, dini ve sosyal etkenlere dayanmaktadır. İntihar her ne kadar bireysel bir davranış olarak görülse de toplumun varlığını ve düzenini etkilediğinden dolayı bütün ülkeyi etkilemektedir. Son zamanlardaki intiharların geniş çevrede yankı uyandırması ve bununla beraber artış göstermesi de bunu desteklemektedir.
İnsanlar için en kötü ve en kabul edilmez durum olarak ölümüne kendi isteğiyle yol açması, intihar etmesidir. İntihar, insanın kendi kendisini cezalandırmak ve kasıtlı olarak yaşamına son vermek için planladığı bir davranıştır. Sonuç olarak bilinçli olarak yaptığı ve ölümle sonuçlandırdığı patolojik bir eylemdir. İntihara neden olan faktörlerin başında toplumsal faktörler gelmektedir. Toplumun değer yargıları, olaylara bakışı, insanların toplum içindeki konumu kişinin intihar girişiminde etkilidir. Bir diğeri biyolojik faktörlerdir. İnsanın biyolojik yapısı (cinsiyet, yaş, kilo ve hormonların işleyişi) intihar girişiminde bulunmasında etkili bir faktördür. Psikolojik faktörler de insanı intihara sürüklemektedir. Kişi, depresyonu yaşarken, kişinin kendisine yönlendirdiği kızgınlık ölüm dürtüsüyle birleşirse, birey intihara teşebbüs eder. İntiharların %75-80’inin ağır depresyon durumları sonrasında ortaya çıkmaktadır. Depresyonun temel öğesi de karamsarlıktır. Kişi, çözüm yolları bulamaz ve bu durum da onu öfkeye, kızgınlığa, düşmanlığa ve öç alma duygularına yönlendirebilmektedir.
İntiharlar üç temel kategoriye ayrılmaktadır. Bencil intiharlar, kişinin toplumdan kendini soyutladığı, bir gruba dahil olamadığı ve toplumla bütünleşemediği zaman gerçekleşir. Elcil intiharlar, kişi bulunduğu sosyal, politik ya da dini ortamda bağının çok bağlı olmasından dolayı grup kuralları ve doğruları gereği intihar eder. Kuralsızlık intiharlar ise kişinin sosyal durumundaki ani değişimlere ayak uyduramamasından kaynaklanmaktadır. Kredi borcu yüzünden intihar edenler, ekonomik sıkıntılar, iflaslar bu duruma örnek gösterilebilir.
2005 yılında Amerika’da her gün 1500’den fazla Amerikalı intihar girişiminde bulunup, bu girişimlerin yaklaşık 86’sının ölümle sonuçlandığı belirtilmiştir. İntihar, ulusal bir sorun haline gelmiştir. Türkiye’de 15-34 yaş grubunda intiharın yoğunlaştığı ve kadınların erkeklere oranla daha genç yaşta intihar ettiği gözlenmektedir. İntihar eden erkeklerin yarısından fazlası 35 yaşından, kadınların da yarısından fazlasının 25 yaşından küçük olduğu gözlenmektedir.
Ölüm insanın hayatındaki gerçek ve önlenemez bir durumdur fakat intihar beklenebilir ve önlenebilmektedir. Bu sebeple çevrenizde depresyon, madde bağımlılığı gibi psikolojik sorunları olan, daha önce intihar girişiminde bulunan, sürekli olarak maddi problemler ve ekonomik kriz yaşayan, akraba ve aile ilişkilerinde sorunlar olan, çatışmalı ayrılıklar ve kronik hale gelen ilişki sorunları olan, size intihar edeceğini söyleyen, intiharla ilgili planlar yapan, yöntemlerini araştıran kişilerin yanında kalıp desteklemeli ve bir ruh sağlığı uzmanından yardım istemelisiniz.