Her geçen gün daha çok kişinin hayatına giren teknoloji, bize sunduğu imkanlarla günümüzün vazgeçilmezi olarak yerini almıştır. Çoğu insan için teknoloji hem ilk akla gelen hem de çözüm yolu olarak kullandığı bir araçtır. Hayatımızın her anında çoğu ihtiyaçlarımızın karşılanmasında vazgeçilmez bir unsurdur. Teknoloji kullanımının gerekliliği ve ulaşımı oldukça kolaylaşmıştır. Günümüzde neredeyse herkesin akıllı telefonları mevcut olup, tablet ya da bilgisayar her evin bir parçası olmaktadır.
Teknolojinin yararı olduğu kadar zararı da hem fiziksel hem de psikolojik olarak çok fazladır. Ülkemizde internet kullanımı 2004 yılında %13,3, 2010 yılında %37,6 seviyesinde iken bu oran 2018 yılında %67’ye ulaşmıştır. Bu oranın hızlı bir şekilde artış göstermesi, teknoloji bağımlılığının da ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Bağımlılık, kişinin kullandığı bir nesne veya yaptığı bir eylem üzerinde kontrolünü kaybederek, sürekli ona yoksunluk duyması ve onsuz bir yaşam sürdürememesidir. Teknoloji kullanımında da kişinin kontrolü kaybolur, teknolojiyi ölçüsüz ve sınırsız bir şekilde kullanmaya başlar. Saatler geçer ama farkında değildir. Yeri gelir öz bakımını ya da fizyolojik ihtiyaçlarını bile erteleyebilecek duruma gelir. Yemek yemez, dışarı çıkmaz, tuvaletini erteler ve uykuda düzen olmadığı için uyku problemleri yaşar.
Teknoloji bağımlılığının toplumda görülme olasılığı 100 kişi de 2-3’tür. Erkeklerde görülme olasılığı, kadınlara göre 2-3 kat daha fazladır. Teknoloji bağımlılığı her yaşta ve iki cinsiyette de görülebilir. Burada önemli olan anne ve babanın çocuklar üzerindeki davranışları ve rol model olmalarıdır. Çocuk yemek yemezse ya da sürekli çocuğa susması için telefon/tablet veriliyorsa bu bir çözüm yolu değil aksine çocuğa verilen zarar olarak değerlendirilmelidir. Anne ya da baba evin içinde sürekli telefon, tablet, televizyon ya da bilgisayara bağlı kalıp saatlerce başından kalkmıyorsa, çocuklarda sosyal öğrenme kuramı ile beraber davranışlarını bu yöne çevireceklerdir.
9-10 yaş aralığındaki çocuklar günde 2 saatten fazla ekrana maruz kalırlarsa beyin zarlarında incelmeler meydana gelmektedir. Bunun sonucunda, çocukların konuşma becerilerinde ve muhakeme yeteneklerinde ileride zorluklar yaşayabileceği gözlemlenmektedir. Özgüveni düşük, sosyal kaygı düzeylerinin yüksek ve saldırganlık davranışlarına eğilimli bireyler olmaktadırlar. Depresif, obsesif ve düşmanca davranışlarının artmasının yanı sıra genel sağlık düzeylerinde de düşüşler gözlemlenmektedir. İnternette çok fazla zaman geçiren çocuk ve gençlerin giderek yalnızlaştığı ve yüzyüze ilişki kurmakta güçlük yaşadıkları ortaya çıkmaktadır.
İnternet bağımlılığının %50’sinde başka bir psikolojik rahatsızlık daha görülmektedir. Görülme sıklığı açısından şu şekilde sıralanabilir; madde kullanımı, duygudurum bozukluğu, depresyon, psikotik bozukluk, anksiyete bozukluğu…
Teknoloji bağımlılığının belirtileri; saatlerce zaman harcamak, ekran karşısında geçirilen süre hakkında yalan söylemek, uzun süre bilgisayar/tablet/telefon kullanmaktan dolayı fiziksel sorunlar yaşamak, internete girmek için yemek, ders ve randevulardan ödün vermek, bilgisayar/tablet/telefonlardan uzak kalındığı zamanlarda gergin ve boşluktaymış gibi hissetmek, gece geç saatlere kadar bilgisayar başında kalmak, insanlarla internet üzerinden konuşmayı yüzyüze konuşmaya tercih etmek olarak sıralanabilir.
Aktivitelerde azalma, zamanı idare etmekte başarısızlık, gözlerde yanma, elde uyuşukluk, halsizlik, boyun kaslarında ağrı ve sertleşme, yeme bozuklukları, akademik başarıda düşüş, uyku bozuklukları, kişisel, aile ve okul sorunları da fiziksel ve sosyal şikayetler olarak görülmektedir.
Aileler, çocuklarını odalarında televizyon, tablet, telefon veya bilgisayara yer vermemelidir. Aileler, çocuklarının sosyalleşmesine yardımcı olmalı ve arkadaşları ile görüşmesini sağlamalıdır. Çocukların, arkadaşlık ilişkilerini desteklemeli, yeteneğine uygun spor yönlendirmelidir. Aileler, çocuklarının şiddet içerikli sitelere girip girmediğini, şiddeti özendiren dizi film veya oyunları kontrol ederek yaşına uygun sitelere girdiğinden emin olmalıdırlar. Yemek veya çay/meyve saatlerinde bilgisayar başında çocuklarına servisi yapmamalıdır. Olabildiğince aile içi iletişim artırılmalı, mutlaka yemekleri beraber yiyip bütün cihazlar kapalı iken ailece sohbet edilmelidir.
Çocuğunuzun davranışlarında değişiklik, devamsızlıklarında artış, içine kapanma, derslerde düşüş, arkadaş etkileşimlerinde azalma görüyorsanız bir uzmandan destek alabilirsiniz.